qroniqa
qroniqa
February 10, 2025 at 08:37 PM
Hırkayı çıkarmaya cesaretiniz var mı? Hz. Süleyman, hayvanların dilinden anlayan, adaletiyle meşhur bir peygamber. Kanadı kırık bir kuş, onun huzurunda bir dervişi şikayet eder: Derviş, "dervişlik hırkası" giydiği için güvenmiş, oysa o hırkanın altında zalim biri çıkmıştır. Hz. Süleyman, kısasa kısas hükmederken, kuş itirazını yükseltir: “Kolunu kırmayın, hırkasını çıkarın! Onunla kandırıyor.” Bu kısa diyalog, insanlık tarihinin bitmeyen sınavıdır: İktidarın kılık değiştirmiş halleri ve hakikatin maskeler ardına saklanışı. Kuşun itirazı, yalnızca bir dervişi değil, otoritesini kutsal sembollerle meşrulaştıran tüm iktidar odaklarını hedef alıyor. Hırka, burada bir metafor: Din adamının cübbesi, siyasetçinin nutku, alimin unvanı… İnsan, derdi, tasası, hırsı, kavgası hakikatten payı yoksa iktidarını meşrulaştırmak için daima bir “hırka” arıyor. Tarih, hırkasını hakikatin üstüne örtenlerle, o hırkayı yırtanların mücadelesiyle yazıldı. Orta Çağ’da Kilise’nin endüljans satışları, İslam coğrafyasında mülûkü’t-tavaif döneminde dini kisveye bürünmüş siyasi hesaplar… Hepsi, kuşun deyişiyle “hırkayla kandıran” dervişler. Mevlânâ Celaleddin-i Rumi, Mesnevi’sinde şöyle uyarır: “Görünüşe aldanma; hırka ile post, insanı derviş yapmaz.” Benzer bir eleştiriyi İranlı şair Feridüddin Attar, Mantıku’t-Tayr’da (Kuşların Dili) yapar: Hakikati arayan kuşlar, kendini “hüthüt” diye tanıtan sahte liderlerle karşılaşır. Attar’ın kuşları, tıpkı hikayemizdeki kuş gibi, otoriteyi sorgulayan bir bilgeliği temsil eder. Hakikati yağmalayanın elinde “güç istenci” kavramı, hikayemizdeki dervişin davranışına ışık tutar: Hırka, bir güç gösterisidir; derviş, kuşun kanadını kırarak tahakküm kurar. Kuşun kanadı, uçabilmesinin hakikatidir çünkü… İşte kuşun hayır, “hırkayı çıkarın” itirazı, cezalandırmadan öze inmeyi savunan devrimci bir adalet anlayışıdır. Antik Yunan’da Diyojen, elinde fenerle “dürüst insan” arayarak benzer bir teşhir geleneği başlatmıştı. Çağdaş düşünür Noam Chomsky, “Rızanın İmalatı” adlı eserinde iktidarın sembollerle nasıl meşrulaştırıldığını anlatır. Kuşun itirazı, iktidarın meşruiyet kaynağını yok etmeye yönelik bir eylem çağrısıdır. Günümüzde de hırka, dijital çağın enstalasyonlarına büründü: Siyasette milli/dini söylemleri araçsallaştıranlar, “bilim insanı” kisvesiyle yalan yayanlar… Kuşun uyarısı, bugün daha da geçerli: Görünüşe değil, eyleme bak. Ünlü aktivist Malcolm X’in şu sözü, hikayemizdeki kuşun felsefesini özetler: “Eğer dikkatli olmazsanız, gazeteler mazlumlardan nefret ettirip, zalimleri sevdirir.” Hırka, medyada “uzman” unvanı, siyasette “milli irade” narası, dinde “mezhebin tesbihine göre fetva” kisvesidir. 
Hülasa bu kıssa, insanlığın bitmeyen sınavına dairdir: Gerçek erdemi, sembollerin altında değil, eylemlerin içinde aramalıyız. İspanyol filozof Unamuno’nun dediği gibi: “Kılık değiştirenler, kendilerini değiştiremez.” Kuşun kanadı kırılsa da itirazı, tarihin karanlık dehlizlerinde yankılanmaya devam ediyor: Dün savunduğumuz bütün değerlerin, dün savurduğumuz bütün söylemlerin bugün hepsine aykırı eylemler karşısında İktidarımızı meşrulaştıran hırkamız ne? Ve biz, o hırkayı çıkarmaya cesaretimiz var mı? Hasan Talu
❤️ 👍 👏 💯 🙏 11

Comments