
UYANIŞ
June 14, 2025 at 10:51 PM
Enerji Kaçakları nedir ve nasıl engellenir? Diye sormaktasınız…
Enerji kaçaklarını engellemek için birinci madde, kişinin zihninin yalandan uzak kalmasıdır. Enerji kaçaklarının, kaymalarının en önemli nedenlerinden biri, kişinin kendine dahi söylediği yalanlardır ki en önemlisi de kendinize söylediğiniz yalanlardır çünkü kendinizi kandırırsınız, bir zaafınızın üstünü kapatırsınız. Bir kötü tarafınızın üstünü, bencilliklerinizin üstünü aman da ne güzel diyerek kapatırsınız.
Burada üzerinde durulması gereken en önemli konu yalan. Kişinin kendi kendini kandırması, oyalaması meselesidir.
Kişi zaten kendini kandırıp oyalıyorsa, etrafındakileri de kandırıp oyalayacaktır. Burada bir art niyet olmasına gerek yoktur. Yani kişinin ben onu kandırayım, bunu oyalayayım diye bir niyete sahip olmasına gerek yok. Böyle bir kötülük içinde olmayabilir. Ancak kendini kandıran, kendini oyalayan bir kişinin başkasını da kandırmamasını, karşısındakine şeffaf dürüst cam gibi olmasını nasıl bekleyebilirsiniz?
Kendine yaklaşamıyor ki, yaklaşacak olsa, kendine yaklaşacak. Burada bir başkasını kandırma meselesi yoktur ama kişi kendini kandırdığı için sorun vardır. Zaafları, eksik yanları, tamamlayamadığı yanları, törpülenmesi gereken sivri yanları gibi egosuna dokunan meselelerde kendini öyle güzel kandırır ve oyalar ki, işte bu enerji kaçakları dediğiniz şeyde buradan kaynaklanır. Çünkü enerji kaçağı böyle yalanı-dolanı çok sever.
Kendini kandırma ve oyalanma ile beslenen alanlar, enerji kaçaklarına zemin tesis ederler. Onun adeta zamanını ve mekanını oluştururlar, öylesine zemin tesis ederler ki, ortada yalanla, kandırmaca ile dönen enerji, artık zaten beyaz güzel tertemiz bir enerji değildir. O artık biraz karışmış, kirlenmiş, sisli-puslu olmuş hatta belki siyahlanmış bir enerji alanına döner. Bu alanda, enerji kaçağını besler. Bu alanda içinde uygun olmayan, karmaşık düşünceler, gerçekle bağı olmayan düşünceler var. O da kendine, çekim yasası gereği aynı oyalanmışlıkta, aynı kandırılmışlık içindeki diğer benzerlerini çekecektir.
Bakın, siz ne iseniz kendinize onu çekersiniz…
Siz eğer o sırada kendinizi kandıran ve oyalayan bir yapıda iseniz, o tip bir enerji yaydığınız için aynı enerjiyi taşıyan diğerleriyle ya da benzer olaylarla karşılaşırsınız. Çünkü yaydığınız enerji bu. Size nasıl başka tip enerji yayan biri veya durum gelsin, siz ne yayıyorsanız onu çekiyorsunuz kendinize. Bu bağlamda yalan en önemli konu, kandırmaca, oyalamaca, enerji kaçakları arasından bu kaçak alanı besleyen bir şekildedir. Ör: Hayvanat bahçelerinde maymunları veya diğer hayvanları besleriz ya işte onlar gibi yalan da bu alanı elleriyle besler.
Bu çok önemlidir enerji kaçağı ve yalan konusunda kişinin önce kendine çok dürüst olması, büyük bir tedbirdir. Daha sonrasında aynı netlik içinde çevresindekilere de, kibarlık dahilinde net ve dürüst olunması çok önemlidir. Niyetinizi karşınızdakine açık açık belirtmelisiniz, demelisiniz ki: işte, benim seninle ilgili fikirlerim şunlardır. Güzel fikirlerim de kötü fikirlerim de, bu olayla ilgili kanaatlerim de bunlardır. Hiçbir şekilde kendinizi bununla ilgili kandırmamalısınız, oyalamamalısınız, olaylarla insanlarla kurduğunuz bağlar içerisinde aynı dürüstlük ve samimiyete mutlaka sahip olmalısınız ve bu samimiyeti de sürdürmelisiniz. Yani öncelikle dikkat etmeniz gereken şey yalan konusudur, bugün yalan, oyalamaca, kandırmaca hepinizin kendine karşı kullandığı bir durumdur. Aranızdan ben kendimi hiç kandırmam diyebilecek hiçbir kimse yoktur. “Ben kendimi hiç kandırmam, hiç oyalamam, kendime öyle dürüstüm ki, hatalarımın hepsini görüyorum maşallah, hepsini de kabulleniyorum” derseniz, o zaman da size derler ki, güzel kardeşim, bu dünyada ne işin var o zaman? Neden hala bu dünyadan ders alıyorsun, hangi dersin peşindesin?
Madem ki, böyle bir şeffaflık içindesin, burada ne işin var? Demek ki, şu anda hiçbirimiz kendimize de, dışarıya da böyle bir şeffaflıkta olamadığımız için hala derslerimiz sürebilmekte, evrensel yasaları da öğrenmeye devam etmekteyiz. Çünkü, biz yeterince kendimize de, dışarıya da dürüst olamazsak evrensel yasalara uyumlu da olamayız. Evrensel yasalara karşı onları çekiştirmekle meşgul oluruz. “Efendim şurasından çekiştirsek acaba tutturabiliyor muyuz, istediğimize döndürebiliyor muyuz, biraz sağdan çekiştirelim yasayı, biraz soldan çekiştirelim, biraz da ortadan, hah oldu galiba, benim istediğim şekle geldi bu yasa” gibi günümüzde birtakım dindar görünen insanların düştüğü en büyük hatada budur. Dinimizi ne kadar kötüye kullandıklarını, nasıl çekiştirdiklerini görmekteyiz, şahit olmaktayız. “Şu günahı işleyeyim ama arkasından iki kişiye zekat vereyim, beş de cumayı kıldık mı, tamam, bunun karşılığı buymuş gibi bir sonuca varıyor. Bu kandırmacalarla hiç kimse bir yere varamaz, evrensel yasaları öğrenip, uygulayabilmenin ilk şartı da dürüstlüktür. Aynayı karşımıza koymak ve ona dosdoğru bakmakta fayda var.
Herşey kendinden kendine dışarıda bir şey yok.
