
İHLAS VAKFI
842 subscribers
Similar Channels
Swipe to see more
Posts

*Kara Kıtanın Kimsesizlerine Kurbanlarınızı Ulaştırıyoruz.* https://youtu.be/P0m7DcIfsEk Yurt dışı: 4.500₺ Yurt içi: 15.000₺ Hemen Arayın: 0212 451 49 00 Online Bağış: https://www.ihlasvakfi.org.tr/bagis

Vakfımızın Kurucusu *Enver Ören “rahmetullahi aleyh” Ağabeyimiz* Buyurdu ki: 1316- İnsanlar, “Hoca ne konuştu be! Ne iyi konuştu” diyorlar. Fakat anlat bakalım ne öğrendin, yahut bu öğrendiğinle ne amel işledin deyince susuyorlar. Hâlbuki ilim, bir şey öğrenip onu tatbik etmek içindir. Öğrendin, fakat tatbik etmedin, yandın gitti. Yapmak için ilim şart, ama ilim öğrenip de yapmamak felâket. Tam İlmihâl kitabı bir derya, çok şey öğreniyoruz. Bir de kalbimiz temizlense, her şey tamam olacak. Çünkü iş, kalbin saflığı ve temizliğinde. O düzgün oldu mu, onun bütün vücuda pompaladığı kan temiz olur. Onun bütün vücuda göndereceği nûrlar da iyi olur. O zaman insan, hâliyle hep hayırlı işlerde bulunur. El, hayra uzanır, göz hayra bakar, ayak hayra gider. Niye? Kalbden çıkan o nûr, bütün organlara yayıldığı için. Ama kalbden kötülük dağılırsa, el de, göz de, ayak da kötüye gider. Yani kalb çok önemli. Kalbin ilmi yok ki. Kalbin ilmi, kalble ilgili. Yani kalb, feyzle, kalbden kalbe akmakla beslenir. (Devamı yarın)

*Adak Nedir? Nasıl Adanır?* https://youtu.be/yPUo1qSkbvQ Yurt dışı: 4.500₺ Yurt içi: 15.000₺ Bağış İçin Hemen Arayın: ☎ 0212 451 49 00 Online Bağış: 💻 www.ihlasvakfi.org.tr/bagis Havale/EFT İçin: İHLAS VAKFI T.GARANTİ BANKASI A.Ş. IBAN: TR08 0006 2000 5310 0006 2996 24

Vakfımızın Kurucusu *Enver Ören “rahmetullahi aleyh” Ağabeyimiz* Buyurdu ki: 1317- (Dünden devam) Peygamber Efendimizin “sallallahü aleyhi ve sellem” mübârek kalbinden çıkan nûrlar, Silsile-i aliyye büyüklerinin kalblerinden geçe geçe bize kadar gelmiş. Keban’dan elektriğin tel vasıtasıyla, suyun barajdan borular vasıtasıyla bize kadar geldiği gibi, Peygamber Efendimizin de “aleyhissalâtü vesselâm” mübârek kalbindeki o nûr, Eshâb-ı kirâm vasıtasıyla, onlardan da âlimler vasıtasıyla tâ bize kadar gelmiş Allah’a şükür. Ona kavuşamayan zaten bir şeye kavuşamıyor. Mübârek Hocamız buyurdular ki, “Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” buyurdular ki, (Hepiniz, bir sürünün çobanı gibisiniz, mâiyetinizden mes’ûlsünüz.) Enver abi, bütün çalışanlardan mes’ûl. Allah’ım yardım etsin. Onların yemesinden, içmesinden, namâzından, îmânından, ibâdetinden her şeyinden mes’ûldür.” Yandı Enver Abi, zor, çok zor.

*İhlas Vakfı Başkanı TGRT Ana Haberde Konuştu: "Kurban Allah Rızası için Kesilmeli"* https://youtu.be/CZc0xg5Wfm8

📢 İhlas Vakfı Başkanı Mahmut Kemal Aydın Bey şu anda, 📻 *TGRT FM* de *canlı yayında* Hande Karagöz "Bizim aile" programında *İHLAS VAKFININ KURBAN HAZIRLIKLARINI*" anlatıyor. 📻Dinlemek için tıklayın ⬇️🎧 https://tgrtfm.com.tr/canli-yayin


Vakfımızın Kurucusu *Enver Ören “rahmetullahi aleyh” Ağabeyimiz* Buyurdu ki: 1319- Kur’ân-ı kerîmde Cenâb-ı Hak söz veriyor, “İhlâsla, yani sırf Allah için kim ibâdet yaparsa, Cennet’e koyacağım.” [Kehf, 110] Söz, Cenâb-ı Hakkın. Bir başka yerde de, “İhlâsla yapılmayan ibâdetlerden dolayı Cehennem’e gidecekler” buyuruluyor. Hatta mübârek Hocam bununla ilgili bir misal verdiler. Bel’am-ı Bâûrâ evliyâ idi. Her duası makbuldü. Ama ihlâssız olduğu, yani maksadı Allahü teâlânın rızası olmadığı için, en sonunda kâfir olarak ölmüş. Çünkü, Cenâb-ı Hakkın koyduğu kaidelere kim uyarsa, o mertebeye varır. Fakat ihlâssız olursa, Bel’am-ı Bâûrâ gibi îmânsız ölür. Cenâb-ı Peygamber “sallallahü aleyhi ve sellem” buyuruyorlar ki, “İçinizde en kötünüz, yanına yaklaşılması zor olanınızdır.” Bir kimse diken gibi olursa, aman boş ver bir tarafımıza batmasın, buna dokunmayalım deniyorsa yandı. Felâket olur Allah korusun! Ne olacak? Tam aksi olacak. Şu insanın yanına bir gidelim de, şöyle bir içimiz açılsın demeliyiz.

*Kurban Etlerini Afrika'daki Yetimhane ve Medreselere Dağıttığımızı TVNET'te Anlattık* https://youtu.be/nVwRtt1WiB8

Vakfımızın Kurucusu *Enver Ören “rahmetullahi aleyh” Ağabeyimiz* Buyurdu ki: 1315- Mübârek Hocam anlattı. “Şâh-ı Nakşibend “kuddise sirruh” hazretleri bir gece hiç uyumamış. Dergâhında talebeleriyle oturmuşlar. Bir kimse de, birkaç söz dinleyip bereketlenmek için çok uzaktan ziyârete gelmiş. Bakmış ki, hiç söz, kelâm yok, Hoca Efendi sessiz, talebeler sessiz. Beklemiş biraz, yine ses sedâ yok. Dayanamamış, (Efendi hazretleri, bir şey söyleseniz de istifâde etsek, bereketlensek. Çok uzaktan geldim. Sizden bir söz işitmek, nasîhat almak için) demiş. Buyurmuşlar ki, (Eğer bizim susmamızdan bir şey anlamıyorsan, konuşmamızdan zâten bir şey anlamazsın.)” Yani mü’minin yüzüne bakmak ibadettir, illâ konuşmak şart değil. Sohbet, bir araya gelmek demektir. Kalbden kalbe feyzin akması, konuşmakla alakalı değildir.

Vakfımızın Kurucusu *Enver Ören “rahmetullahi aleyh” Ağabeyimiz* Buyurdu ki: 1314- (Dünden devam) İnşâallah Rabbimizin huzuruna, kul hakkıyla gitmeyelim. İşte kul haklarından bir tanesi de bu Ehl-i sünnet itikadını bir sonraki nesle doğru olarak aktarmak. Yarın öbür gün evlatlarımız, torunlarımız bize sorarlarsa, “Bize niye alaka göstermediniz? Niye bizimle ilgilenmediniz? Niye bize emaneti ulaştırmadınız? Biz sizin yüzünüzden şimdi Cehennem’e gidiyoruz” derlerse, Allah korusun ne cevap veririz? Mü’min için durmak yok, durak yoktur, tâ ki ölünceye kadar. Yâ Rabbî! Ehl-i sünnet itikadını anlatan İhlâs’ın, insanların Cehenneme gitmemesi için uğraşanların hizmetlerinin nesilden nesile, kıyamete kadar devam etmesini ihsân eyle. Bütün din kardeşlerimizi her iki cihanda aziz eyle. Her türlü fitneden, fesattan, kazadan, belâdan, iftiradan, sihirden, büyüden, her türlü kötülüklerden muhafaza eyle. Âhir ve akıbetlerimizi hayreyle. Hüsn-i hâtime ile ve şehîd olarak ölmeyi nasip eyle. Âmîn.