ÜLKÜ PINARI
ÜLKÜ PINARI
February 9, 2025 at 06:34 AM
BİR DAMLA MAYA OLMAK: GENÇLİĞE KALİTE AŞISI Toplumların en büyük gücü, nitelikli bireylerin varlığıdır. Bu bireyler çoğunlukla sayılarıyla değil; düşünceleri, üretimleri ve hedefleriyle öne çıkarlar. Bir damla mayanın, koca bir yoğurdu mayalamaya yettiğini düşünürsek; tek bir iyi niyetli çabanın, tek bir sağlam fikrin veya tek bir ufuk açıcı projenin de koca bir neslin geleceğine yön verebileceğini fark ederiz. Burada önemli olan, “çok insan” olmak değil, “nitelikli insan” olabilmektir. Özellikle gençlik, toplumun en dinamik kesimidir. Hayalleri, enerjileri ve merak duyguları yüksek olan gençlerin, “az ama kaliteli” bir bakış açısıyla yönlendirilmeleri gerekir. Sayıca çok olmanın övünülecek bir yanı yoktur; esas değerli olan, bu kitle içinde öne çıkan donanım, erdem ve üretkenliktir. Eğitimden sanata, bilimden spora kadar her alanda derinlikli yetişmiş her genç, bütün bir milletin geleceğini şekillendirebilecek etkiye sahiptir. Peki, gençler nasıl “damla damla” katkıda bulunabilir? Öncelikle merak etmekten ve sorgulamaktan vazgeçmemeliler. İçinde yaşadığımız çağ, bilgiye ulaşma imkânını her zamankinden daha da kolaylaştırıyor. Fakat önemli olan, bu bilgi denizinde seçici davranarak doğru yönde ilerlemek. Bir konuyu derinlemesine öğrenmek, onu uygulamaya geçirmek ve ardından etrafımıza yaymak başlı başına bir “mayalama” sürecidir. Üstelik başkalarını da bu konuda heveslendiren, onları harekete geçiren kişi aynı zamanda küçük bir lider, bir “damla maya” olur. Gençlere düşen diğer bir sorumluluk ise çevrelerine örnek olabilmektir. “Başarı”nın sırf akademik puanlar veya dışarıdan görülen parlak etiketlerle ölçülmediğini göstermek gerekir. Öz değerlerine, kültürüne, geçmişine sahip çıkan; aynı zamanda dünyayı takip eden, sorgulayan ve geleceğe dair projeler üreten gençler her daim öne çıkar. Bu gençlerden sadece birkaçı bile büyük farklar yaratabilir. Bir damla mayanın bütün sütü yoğurda dönüştürmesi gibi, toplumda da “bir kişi”nin ya da “bir fikrin” tetikleyici rolü önemlidir. Bu etki zincirleme bir reaksiyon başlatabilir. Eğer Türk gençliği, kendi içinde “çokluk” yerine “kaliteye” odaklanırsa, özgün düşünceleri olan, katma değer üreten, güçlü bir gelecek inşa etmesi muhtemeldir. “Az ama öz” yaklaşımının, toplumun kalkınması ve gelişmesi yolunda büyük bir sıçrama sağlayacağı aşikârdır. Neticede önemli olan, her bir bireyin kendini bir “damla maya” gibi görüp bulunduğu ortama katkı yapabileceğinin farkında olmasıdır. Özü sağlam ve özgür düşünen gençler; yalnızca Türkiye’nin değil, bütün dünyanın sorunlarına çözüm üreten, ufuk açan ve insanlığa hizmet eden projelerin de mimarı olabilirler. Böylece nitelikli gençler, içimizde büyüyen bir umuda dönüşür: tıpkı bir damla mayanın sütü yoğurt yapması gibi, gençler de toplumu şekillendirip dönüştürürler. Bu farkındalıkla hareket eden yeni nesil, geleceği inşa etmek için en güçlü kaynağımız olacaktır. 09 Şubat 2025 Rafet ULUTÜRK BULTÜRK Derneği Genel Başkanı
❤️ 1

Comments