
Dr. Batuhan Celik
June 2, 2025 at 12:08 PM
İntihar, ne çaredir ne çareye yakındır. Bilakis, hüsranların en karanlığıdır.
Son yıllarda artan bir yara var kalbimizde: İntihar. Sessiz çığlıkların, duyulmayan feryatların, anlaşılmayan yalnızlıkların neticesi… İnsanlar bir bir bu dünya zindanından kaçmaya çalışıyor. Fakat unuttukları bir hakikat var: Can, Allah’a aittir. Ve onu almak da yalnızca O’na mahsustur.
Kur’ân şöyle buyurur:
"Kendinizi öldürmeyin. Şüphesiz Allah, size karşı çok merhametlidir."
(Nisâ Suresi, 4/29)
Bu ayet, sadece bir yasak değil, aynı zamanda Rabbimizin bize olan şefkatinin bir ilanıdır. Allah, kendisine en uzak anlarımızda bile bize en yakın olandır. Nefsimizin fısıltılarına kulak verip canımıza kıymak; O’nun rahmetinden ümit kesmek anlamına gelir ki, bu çok ağır bir vebaldir.
Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
"Kim kendini bir demir parçasıyla öldürürse, o demir parçası elinde olduğu hâlde cehennem ateşinde ebedî olarak kendini onunla vurmaya devam eder..."
(Buhârî, Cenâiz, 84; Müslim, Îmân, 175)
Bu hadis, intiharın sadece dünyevî bir tercih olmadığını, aynı zamanda uhrevî bir sorumluluk doğurduğunu gösterir. Allah Resûlü (s.a.v), intiharı bir nevi ebedî pişmanlık vesilesi olarak nitelendirir. Zira intihar, kaderin hükmünü beğenmeyip kendi hükmünü uygulamak demektir. Bu ise, bir nevi kulluktan firardır.
Evet, biz kimsenin cennetlik veya cehennemlik olduğuna hükmedemeyiz. Çünkü nihai karar el-Hakem olan Allah’a aittir. Fakat bir fiilin hükmü üzerinden konuşabiliriz. Ve İslam’a göre, intihar büyük günahlardandır. Kul tevbe etmeden canına kıyarsa, o günahı üzerine kalır. Ama tevbe etmiş ve sonra vefat etmişse, affedilmesi umulur. Lakin tevbe etmeden, yani Allah’tan af dilemeden canına kıymak, pişmanlığı bile yaşamadan huzura çıkmak demektir. İşte bu, en büyük kayıptır.
İntihar eden, sadece canını değil; sabrını da terk eder. Secdesini yarım bırakır. Gözyaşlarını şikâyete çevirir. Duayı suskunluğa gömer. Oysa Rabbimiz, sabredenlere şöyle seslenir:
"Sabredenlere mükâfatları, hesapsızca tastamam verilecektir."
(Zümer Suresi, 10)
Ey kardeşim! Acın ne kadar derin olursa olsun, Allah’ın rahmeti daha derindir. Yalnızlığın ne kadar uzun sürerse sürsün, Allah’ın seninle oluşu daha daimîdir. Yaşadığın her sıkıntı, seni Allah’a daha fazla yaklaştırmak için yazılmıştır. Çünkü O, en çok kırık kalplere yaklaşır. En çok yalnızlara dost olur. Ve en çok ağlayan kullarını affeder.
Unutma lütfen: İmtihan, kaçmak için değil; teslimiyet göstermek içindir. Ve Allah sabredenlerle beraberdir. (Bakara, 2/153)
İntihar, bir çözüm değil; şeytanın sunduğu sahte bir çıkıştır. Ve şeytan, insanı pişman edeceği yere kadar taşır; sonra da terk eder. Ama Allah, kulunu pişmanlığıyla bağrına basar.
O yüzden, canına kıymayı düşünme… Bil ki, her sabır bir cennetin anahtarıdır. Ve her gözyaşı, arş-ı âlâya ulaşan bir duadır.
Yaşa. Diren. Dua et. Çünkü Allah seni hâlâ yaşatıyorsa, senden umut kesmemiştir.
Batuhan Çelik
❤️
🤲
👍
😢
🌹
🌼
❤
💚
😔
🌸
71