El-Mirsad Türkçe
El-Mirsad Türkçe
June 15, 2025 at 08:25 AM
https://almirsadtr.com/isid-adli-veba-bolum-20/ IŞİD Adlı Veba Bölüm 20 Yazar: Ebu Hacer El-Kurdi IŞİD Haricilerin işlediği suçlar, kapsam ve vahşet açısından sınırsızdır. Dünya çapında vahşetlerinin izleri açıkça bellidir ve tiranlıklarının gölgesi sayısız masum hayatın kaderini karartmaya devam etmektedir. Suriye'de yüz binlerce sivilin toplu katliamını gerçekleştirdikten sonra, grup kötü etkisini Irak'a doğru genişletmiş ve korku saltanatını Mezopotamya'da sürdürmüştür. 2014'ten önce, Ebu Bekir el-Bağdadi'nin grubunun militanları - "Irak İslam Devleti" adı altında faaliyet gösteriyorlardı - özellikle Anbar eyaletinde Amerikan ve Irak güçleriyle uzun süreli çatışmaların ardından nispeten kontrol altına alınmışlardı. Ancak 2011'de Suriye iç savaşının patlak vermesi gruba yeniden örgütlenme ve genişleme için yeni bir fırsat sunmuştur. Bu canlanma, halk desteği veya ideolojik çekicilikle değil, tam anlamıyla vahşet, korkutma ve zorbalıkla gerçekleşmişti. Sivil halk, silahın gölgesinde örgüte katılmaya ve boyun eğmeye zorlanmıştır. Musul'un Düşüşü: Kan Dökmenin ve İhanetin Dönüm Noktası 10 Haziran 2014'te IŞİD, iki milyonu aşan nüfusuyla Irak'ın ikinci büyük şehri ve Ninova eyaletinin kalbi olan Musul'a hızlı ve koordineli bir saldırı başlatmıştı. Nispeten küçük sayılarına rağmen (800 ila 1.000 savaşçı arasında tahmin ediliyor) IŞİD, şehri şaşırtıcı bir hızla ele geçirmeyi başarmıştı. Irak Kuvvetlerinin Çöküşü Saldırı şehrin dış mahallelerinde başlamış ve hızla şehir merkezine nüfuz etmişti. Modern silahlarla donatılmış olmasına rağmen Irak ordusu direnmek için gereken moral ve uyumdan yoksundu. Tüm birlikler mevzilerini terk ederek, doğrudan IŞİD'in eline geçen büyük miktarda askeri teçhizat bırakmıştı. Musul'un Düşüşünün Stratejik ve Sembolik Önemi Askeri açıdan Musul'un ele geçirilmesi IŞİD'e ağır silahlara ve geniş finansal kaynaklara erişim sağlamıştı. En önemli kazanımlardan biri, bildirildiğine göre yüz milyonlarca dolar kazandıran Musul Merkez Bankası'nın yağmalanmasıydı. Bu varlıklar, IŞİD'in hem Irak hem de Suriye genelindeki operasyonlarını daha da genişletmesini sağladı. Siyasi açıdan Musul'un çöküşü, o zamanlar Başbakan Nuri el-Maliki liderliğindeki Irak'ın merkezi hükümetinin derin zaaflarını ve etkisizliğini ortaya çıkarmıştı. Bu başarısızlık, yoğun yerel ve uluslararası eleştirilere ve siyasi reform için artan bir baskıya yol açmıştı. Örgütün propagandası açısından Musul'un düşüşü önemli bir an oldu. 29 Haziran 2014'te, şehrin ele geçirilmesinden sadece birkaç hafta sonra IŞİD, tarihi En-Nuri Ulu Camii'nden sözde bir İslam Halifeliği kurduğunu ilan etti. Ebu Bekir El-Bağdadi ilk kez orada kamuoyunun karşısına çıktı ve kendini kibirli bir şekilde halife olarak konumlandırdı. Ancak Musul'un örgütün eline geçmesi insani ve güvenlik etkisi açısından belki de en trajik kısımdı. Musul'un düşüşü bir vahşet dalgasını tetikledi. Ezidiler, Hristiyanlar ve Şiiler de dahil olmak üzere dini ve etnik azınlıklar yok edilme, zorla din değiştirme, kaçırılma ve toplu yerinden edilmeyle karşı karşıya kaldı. Binlerce kişi dehşet içinde evlerini terk etti ve tüm topluluklar yok edildi. Irak'ta Hızlı Yayılma IŞİD, Musul'daki başarısının ardından, Salahaddin, Diyala, Anbar ve Ninova'nın büyük kısmı da dahil olmak üzere diğer eyaletler üzerindeki kontrolünü de hızla genişletti. Tikrit, Felluce ve Ramadi gibi büyük şehirler hızlı bir şekilde düştü. IŞİD gücünün zirvesindeyken, Irak topraklarının neredeyse üçte birini kontrol ediyordu. Musul'u Kurtarma Savaşı Temmuz 2017'de, yoğun kentsel savaş ve şaşırtıcı sivil kayıplarıyla damgalanan vahşi dokuz aylık bir askeri harekatın ardından, ABD öncülüğündeki uluslararası koalisyon tarafından desteklenen Irak ordusu, Musul'u IŞİD kontrolünden kurtarmayı başardı. Savaş, sonunda zaferle sonuçlansa da şehri harabeye çevirdi ve halkına büyük acılar yaşattı. Not: Musul Savaşı'nı çevreleyen anlatılmamış boyutlar ve gizli gerçekler, Allâh'ın izniyle bu yazı dizimizin bir sonraki bölümünde ele alınacaktır.

Comments