Günümüzde birçok genç, imanını kaybetmeden, samimi bir şekilde bazı meseleleri sorguluyor. Özellikle hadisler konusunda “hangisi sahih, hangisi uydurma?” diye soruyorlar. Bu aslında bir arayışın, bir uyanışın göstergesidir. Korkmamalı, bastırmamalı, tam aksine bu süreci doğru yönlendirmeliyiz. Zorla değil, yasaklayarak değil… Dinleyerek, anlamaya çalışarak, beraber düşünerek. Ve elbette ki onları en sağlam kaynağa, yani Kur’an’a yönlendirerek. Hele ki genç yaşta bir yüreğin imanını sorgulamadan koruyup, hadislerin doğruluğunu ayırt etmeye çalışması, aslında bir bilinç uyanışıdır. Lakin bu uyanış rehbersiz kalırsa, ya isyana ya da inkâra dönüşebilir. İşte tam bu noktada en büyük rehber, en güvenilir kaynak, değişmeyen tek hakikat olan Kur’an’dır. Önce güven verilmeli… Anlamak isteyenin niyeti temizdir. Sorgulayan bir genç kaybolmaz; eğer Kur’an’la buluşursa yolunu bulur. Yasaklamadan, bastırmadan, susturmadan… Dinlemekle başlamak gerekir. Kalplere dokunmak isteniyorsa, önce yüreklere yaklaşılmalı. Kur’an, hem hakikati hem de yöntemi öğreten bir kitaptır. “Bu kitap, Allah’tandır ve onda hiçbir şüphe yoktur” (Bakara 2) ayetiyle başlar. “Gel birlikte okuyalım” denmeli. “Ne diyor, ne demiyor, birlikte görelim. Allah’ın ne dediğini Allah’tan dinleyelim” diye davet edilmeli. Kur’an’da geçen hiçbir ayet sahibini karanlığa atmaz. “Biz bu kitabı sana her şeyin açıklayıcısı olarak indirdik” (Nahl 89) buyurur. Kur’an, kendisini teyit eder, doğrular, açıklar. Hadislerin doğruluğunu anlamanın ilk mihenk taşı Kur’an’dır. Kur’an’a uymayan, onun ruhuna zıt olan hiçbir söz —ne kadar yaygın olursa olsun— din olamaz. Ve bunu anlaması için gençlerin Kur’an’la tanışması gerekir. Yavaş yavaş ayetler birlikte okunmalı. Özellikle şu ayetler genç yüreklere ışık olur: — İsra 36: “Hakkında bilgin olmayan şeyin peşine düşme...” — Zümer 18: “Sözü dinleyip de en güzeline uyanlar var ya, işte onlar Allah’ın doğru yola ilettiği kimselerdir.” — Furkan 30: “Ey Rabbim! Kavmim bu Kur’an’ı terk edilmiş bir şey edindiler.” Unutmamak gerekir… Kur’an’la büyüyen bir genç, hem imanını korur hem aklını. Yanlıştan korumak isteniyorsa, en doğruya yönlendirilmeli: Allah’ın kelamına. Başka hiç kimseye ihtiyaç duymadan, en güvenilir kaynağa, Kur’an’a kulak verdirilmeli. Çünkü Allah yetmez mi kuluna? (Zümer 36) Batuhan Çelik