Tesettürün rengi değil, niyeti önemlidir. Çünkü Allah kalplere bakar, kalıplara değil. Siyah ya da koyu renkli örtü, tarih boyunca birçok coğrafyada haya ve vakarın sembolü olmuştur. Bu, isyanın değil, teslimiyetin rengidir. Karanlık gibi görünen şey, bazen en çok aydınlığa taşıyan vesiledir. Siyah örtü, karanlığa değil, kalabalıktan çekilerek sadece Rabbine yönelmiş bir gönlün sükûnetine işaret eder. Bir toplumda bazı anlayışlar zamanla yerleşebilir, fakat her yerleşik düşünce hakikate denk düşmez. Din, duygularla değil, delillerle yaşanır. Kur’an’da ya da sünnette siyah örtü giymenin günah olduğuna dair bir ifade yoktur. Bilakis sahabe hanımlarından bazılarının siyah örtülerle tesettüre büründüğü rivayetlerde geçer. Tesettür, sadece bir bez parçası değil; bir ahlâk, bir duruş, bir niyettir. Örtünün rengi değil, taşıyan yüreğin edebi belirler asıl ölçüyü. Kimin ne dediğinden ziyade, Rabbimizin ne buyurduğuna kulak vermek gerek. Zira bazen insanlar kalpten gelmeyen sözlerle konuşur, ama Allah kalpten gelen niyetleri görür. Batuhan Çelik