Maneviyat - Dr. Takyettin Karakaya
Maneviyat - Dr. Takyettin Karakaya
June 15, 2025 at 04:29 AM
*İyi ve Kötü İnsanları Tespit Etmemize Yardımcı Olacak Gayet Mühim ve Pratik bir Usul* > _Uyarıcı Not: Aşağıdaki yazı yaklaşık 1500 karakter içermektedir ve dört Word sayfası tutmaktadır. Bu sebeple yazıyı Word’e aktarıp okumanız çok önemlidir._ Kötü insanlarla iyi ahlakı olmayan insanlar arasındaki ayrım bilinmediği için çoğu zaman kötü insanları iyi veya ahlakı kötü olmasına rağmen iyi insanları kötü insan zannedebilir veyahut insanların iyi mi kötü mü olduğunu anlamakta kafa karışıklığı yaşayarak insanların nasıl kişiliklere sahip olduğu görmede güçlük çekebiliriz. Bu sebeple iyilik-kötülük ile iyi/güzel ahlak-kötü ahlak arasındaki ayrımı çok iyi kavramamız gerekir. Kötü ahlak genel itibarı ile bireyin diğer insanlarla ilişkilerine dair bir davranış biçimidir ve genetik faktörler, yetişme tarzı, yetişilen bölge bu davranış tarzının ortaya çıkmasında tamamen değilse bile çok fazla etkilidir. Dolayısıyla zaman geçtikçe değiştirilmesi oldukça güçleşir. Kaba, sert, nobran olmak, cimri olmak, fevri olmak, çabuk gaza gelmek, öfkeli olmak, tartışmaya ve kavgaya meyilli olmak, huysuz olmak en bariz ve bilinen kötü ahlak özellikleridir. Bu özelliklerden ne kadar çok varsa var ise ve her bir özelliğin etkisi ne kadar fazla ise o derece kötü ahlaklı kişiliğiniz aşikar olur. Kötü ahlaklı olmak daha çok toplumsal ve dünyevi bir boyuta sahiptir ve kişinin toplumla, ilişkili olduğu kişilerle ilişkisini etkiler. Dolayısıyla ne kadar kötü ahlaklı iseniz insan ilişkileriniz o kadar zayıftır ve toplum içerisinde de o kadar az kabul görür ve sevilirsiniz. İnsan sosyal bir varlık olduğu ve kötü ahlak insanı toplumda yalnızlaştırdığı için kötü ahlaklı insanların dünya hayatları hep sıkıntılı ve zorlu geçer. Ancak kesinlikle akılda tutulması gereken bu yazının ana fikri olan şey şudur: kötü ahlaklı olmak otomatikman kötü insan anlamına gelmez. Kötülük veya kötü insan olmak ise bütünüyle değilse bile çoğunlukla insanın özgür iradesi ile şekillenir ve dış faktörlerden çok daha az etkilenir. Yani kişi bazen kötü ahlak özelliklerini genetik veya yetiştirme koşullarından edinse bile kötü olmak ona bağlıdır, onun tercihidir. En önemli kötülük özelliği bencilliktir. Ben merkezli olan kişi, yaşamdaki tüm olayları kendi menfaati ekseninde değerlendirir. Kötü insanlar kendi menfaatleri söz konusu olmadığı zaman başkasının yardımına koşmaz, sırf kendi iyiliği için fırsatlar ve şartlar uygun olduğunda başkasına kötülük yapmaktan, ihanet etmekten, kuyusunu kazmaktan geri durmaz ve rahatsızlık duymaz. Kötü insanın her daim önceliği kendine ve kendisi gibi gördüğü ailesinedir. Başkasının acısı, derdi, kaygısı onun için önemsizdir ve yok hükmündedir. Kötü insan aldatmaktan, yalan söylemekten, başkasının malına, mevkine, konumuna göz koymaktan çekinmez. Çoğu zaman bunları açık bir şekilde yapmaz çünkü bunların açık bir şekilde yapılması onun aleyhinedir ve bu yüzden zekâsı, aklı nispetinde tüm kötülüklerini hesaplı, kitaplı, kurnazca yapmaya çalışır. Güçlüye kul köle, mazluma, garibana zalim olur. Kendisinden yardım isteyen birinden bir menfaati yoksa parmağını bile oynatmaz. Ama güçlü, menfaat elde edebileceği, zengin, nüfuzlu birinin karşısında toplumsal statüsüne ve yine sosyal zekasına münasip bir şekilde boyun eğmekten, zillet göstermekten geri durmaz. Dolayısıyla kötü insanların en bariz özellikleri; bencillik, güçsüzü ve menfaati olmayanı küçük ve hakir görmek, başkasını çekememek, hırslı olmak, ister kamunun ister bireyin olsun başkasının malına göz dikmek, başkasına menfaati olmadan iyilik yapmamak yani iyiliksever olmamak, rahatça yalan söylemek, sözünde durmamak, kendine ve ailesine sınırsızca harcarken ihtiyaç sahiplerini görmezden gelmek, konforu ve rahatı için başkasının konfor ve rahatını bozmaktan çekinmemek, empati ve merhamet yoksunu olmak sayılabilir. Buradan hareketle insanları dört gruba ayırabiliriz: *1. Kötü ahlaklı kötü insanlar:* Bunlar dünyadaki en kötü insanlardır ve fark edilmeleri çok kolaydır. Ancak kötü insanlar genellikle sosyal anlamda gelişmiş bir zekaya sahip oldukları için genel itibarı ile kötü ahlaki özelliklerini kötülükleri, menfaatleri uğruna gizlemeyi iyi bilirler ve toplum içinde kötü ahlaklarını mümkün olduğunca göstermezler. Ancak buna rağmen hem kötü bir ahlaka sahip olup hem de kötü olan insanlar da vardır. Ancak şu unutulmamalıdır ki, kötü ahlaka sahip oldukları için toplum içerisinde sevilmemelerine rağmen bunlar, ahlakları iyi ama kötü insanlardan aşağı bir seviyede değildirler. Hatta bu tür insanların kötülüklerinden toplum daha emindir çünkü kötü ahlaklı oldukları için toplum tedbirlidir. Ancak iyi ahlaka sahip oldukları halde kötü olan insanların kötülüklerinden sakınmak oldukça zordur ve bu yüzden onlar daha tehlikeli ve belki de kötü olmaları itibarı ile bu gruptakilerden daha aşağı seviyededirler. Bu gruptakilerin kötülük etkileri daha sınırladır çünkü toplumdan görece daha uzaktırlar. Ama diğer gruptakilerin yani kötü ama iyi ahlaklı insanların etkisi çok yüksektir çünkü toplumda sevilen ve değer gören bir konumdadırlar. *2. Kötü ahlaklı iyi insanlar:* Bunlar belki de toplumdaki en bahtsız insanlardır. Çünkü iyi insanlar oldukları halde yani insanlara bile bile kötülük yapmadıkları, iyilikten çekinmedikleri, menfaatlerini öncelemedikleri, başkasında olana sırf kendi menfaatleri için göz dikmedikleri, dürüst oldukları, sözlerine güvenildiği, yardımsever ve fedakâr oldukları, empati duyguları güçlü olduğu halde sırf toplumsal ilişkilerde kabul ve hoş görülmeyen kaba, sert, öfkeli olmak, fevri olmak gibi özelliklere sahip olmaları nedeniyle toplum içerisinde kötü muamelesi görürler. Bu insanlarla ilişki kuran kişiler, bu kötü ahlakları sebebiyle bu insanlardan incindikleri, rahatsız oldukları için bunlara da kötü gözüyle bakıp yanlarında bulundurmak istemezler. Aslında zaman zaman iyi olmaları sebebiyle toplum içerisinde övülmelerine rağmen genel itibarı ile adları anıldığında insanlarda çok da hoş olmayan duygulara sebebiyet verirler. Ancak bu tür insanlar kötü ahlaklı olsalar bile kötü olmadıkları için ve toplum da iyi ile kötüyü zamanla ayırt edebildiği için toplumda zaman geçtikçe kabul görmeleri, değerlerinin anlaşılması mümkün olur. *3. İyi ahlaklı kötü insanlar:* Bunlar için toplumun en şerlileri desek abartmış olmayız. İyi ahlakları ile perdeledikleri kötülüklerinden emin olmak nerdeyse herkes için imkansızdır. Bu insanların sosyal zekâları genellikle gelişmiştir ve böylece kötülüklerini gizleyebilirler. İyi ahlaklı olmak toplum için en çok kabul gören şey olduğu için bu insanlar herkesle çok rahat bir şekilde ilişki içerisindedirler ve genel olarak toplumda sevilir ve makbuldürler. Ancak bu insanlar kötü oldukları ve hep menfaatlerini önceledikleri için aslında toplumdaki en tehlikeli kişilerdir. Menfaatleri söz konusu olmadığı zaman başkasının asla yardımına koşmadıkları halde, iyi ahlaklı olmaları ve toplumu iyi tanımaları sebebiyle bunu mazur ve haklı göstermeleri ve dolaysıyla geneli kandırmaları kolaydır. Bu gruptaki insanlar da sosyal zekâları ve kurnazlıkları oranında yüksek toplumsal kabul düzeyine sahiptirler. İnsanlara kaba olmadıkları, yüz yüze onları kolay kolay incitmedikleri için bunların kötü olduğunu anlamayan çoğu insan için genelde bu kişiler iyi olarak görülüp el üstünde tutulurlar. Bu tür insanlar başkası ile ilişki içerisinde iken karakter olarak zayıf gördüklerini yine sırf kötülük yapmak, onun zararı veya kendisinin bir menfaati için gaza getirir ve bunu da onlara iyilik yapıyormuş kisvesi altında pazarlarlar. Dolayısıyla bunlar şeytani yapıya sahiptirler, zira gaza getirip zarar verme ve işin içerisinden sıyrılma ve bunu hep yapmayı becerebilme en şeytani özelliktir. Toplumun en zararlısı olan ve truva atı gibi toplumun içerisine sızan bu şerlilerin çokluğu topluluğun boyutu ne olursa olsun büyük bir talihsizliktir. Bunların fazlalığı toplumun da bozulma düzeyinin fazlalığına işarettir. Bunları tanımak, ona göre önlem ve tavır almanın güçlüğü ilişki içerisinde oldukları her insan için ne büyük şer ve tehlike arz ettiklerinin en büyük göstergesidir. *4. İyi ahlaklı iyi insanlar:* Bunlar yeryüzünde yürüyen melekler gibidir. Zaten sayıları o kadar azdır ki melekleri göremediğimiz gibi onları da görmemiz, onlara rastlamamız mucize gibidir. Hem güzel ahlakları sayesinde toplum tarafından sevilen hem de iyi oldukları, başkasına kötülük yapmadıkları, menfaatlerini her zaman ikinci plana attıkları, herkese ellerinden geldiği kadar yardıma koştukları, güvenilir, dürüst, samimi oldukları ve bu yüzden iyi olarak vasıflandırılmayı hak ettikleri için toplumun en hayırlıları olanlar bu gruptakilerdir. Bunlarla yaşamak, arkadaşlık kurmak, sosyal ilişkiler geliştirmek bir güzelliktir. Bu insanlar ile nefes alırsınız, hayatın iyi taraflarını görürsünüz, yaşama sevinci elde edersiniz, yaşamınız kolaylaşır, rahatlar, sırtınızı dayayabileceğiniz, korkmadan güvenebileceğiniz insanlar olmaları hasebiyle hayatın zorluklarına karşı daha dayanıklı ve güçlü olursunuz. Hasılı bunlar toplumun en hayırlılarıdır ve sayılarının çokluğu bir toplumun hayırlı ve güzel bir toplum olduğunun da göstergesidir. İnanlar özelliklerine göre bu dört grup insandan biridir ve her bir grubun da kendi içinde belirli seviyeleri vardır. Yani örneğin bazı kötü ahlaki özellikler taşırsınız ve iyisinizdir, dolayıyla ikinci grupta olmanıza rağmen dördüncü gruba yakınsınızdır. Başta da belirttiğim gibi kötü ve iyi insan olmak nerdeyse bütünüyle bize bağlıdır ve yukarıdaki gruplar arasında da olmamız gereken ikinci veya dördüncü gruptur. Kötü ahlaki özellikler ise zor olsa da değiştirilebilir olduğu için ikinci gruptan dördüncü gruba geçmek her zaman mümkündür. Bu geçişi kolay ve daha mümkün kılmanın yolu insanın özelliklerini daha rahat değiştirebileceği hayatın ilk dönemleridir. Dolayısıyla çocukluk ve gençlik dönemi kişinin ikinci mi dördüncü mü grupta olacağının belirlenebileceği çok önemli bir dönemdir. Çocuklarımıza iyi ahlaklı olmayı öğretebiliriz. Genetik yatkınlıklara rağmen küçüklükte bu kötü ahlaki özellikleri atmalarını sağlayabiliriz. Onların yumuşak, nazik, hoşgörülü, öfkesini yutan, kerem sahibi, cömert insanlar olmalarını sağlayabiliriz. Çocuklarımızın maddi kariyerlerine uğraştığımız kadar ahlaki kariyerleri için de çaba serf etmeliyiz. Onların iyi veya kötü olmalarına asla müdahale edemeyiz ama kötü ve güzel ahlaklı olmalarına müdahale edebiliriz. Şimdi siz de kendinizin ve ilişki içerisinde olduklarınızın detaylı bir muhasebesini yaptıktan sonra hangi grupta olduğuna karar verebilirsiniz. Bu tür bir kategorizasyon çok önemlidir. Çünkü böyle bir sınıflandırmanın eksikliği iyi insanları sırf kötü ahlaklı oldukları için kötü kategorisine veya sırf iyi ahlaklı oldukları için kötü insanları iyi kategorisine koyma yanlışına yol açabilir. Böylece iyileri yanımızdan ve topluluklarımızdan uzaklaştırıp kötü olanları ilişki dairemize sokarak aslında önce kendimize sonra da tüm topluma büyük zararlar vermiş oluruz. Vesselam.
❤️ 6

Comments